Haberin Sesi Gazetesi

Koronavirüs salgını ile ilgili İzmir’de mücadele eden önemli isimlerden birisi olan Doç. Dr. Yusuf Savran, “Vaka sayımız da ölüm sayımız da şu ana kadar İtalyanlardan daha ileridedir. Üzülerek söylüyorum ki bu işi ciddiye almazsak binli rakamlara ulaşacak ölümlerle karşılayacağız ” dedi.

Koronavirüs salgınına karşı mücadele sürerken İzmir’den önemli bir açıklama geldi. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Pandemi Servis Sorumlu Hekimi Doç. Dr. Yusuf Savran çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Savran, vakaların hızla arttığını söylerken ilk zamanlar gelenlerin yerini yaşlılar aldığını bunun da ileriki zamanlarda yoğun bakım ünitelerinde krize neden olacağını vurguladı.

Savran, “Maalesef hala halkımızın çoğu karşı karşıya kaldığımız sorunun farkında değil. Yaşadığımız; insanlık tarihinin veba ve Mers salgınından sonra karşılaştığı en büyük tehlikedir. En büyük ülkeler ve en zenginler bile bu konuda başarılı olamıyor. Tıp biliminin de maalesef şimdiye kadar karşılaşmadığı bir virüs hastalığıdır. Tedavisi de yoktur. Üzülerek söylüyorum ki halen Türkiye bu işin ciddiyetinin farkında değildir” dedi.

Çok ciddi sınav veriyoruz!
Rakamlar ve yaşanan günlerdeki aritmetik artışa vurgu yapan Savran, “İlk vakanın Türkiye’de görüldüğü 11 Mart itibariyle bu güne kadar 15 günlük bir süre geçti. Ve istatistiklere baktığınız zaman; maalesef hazırlıksız yakalanmış İtalya’ya göre ‘biz buna hazırlandık’ diyen Türkiye daha ciddi bir sınav vermektedir. Vaka sayımız da ölüm sayımız da şu ana kadar İtalyanlardan daha ileridedir. Bu işi kazasız belasız ya da daha az zayiatla atlatan işin merkezi Çin’in uzman görüşleri ve tecrübelerinden yararlanarak Sağlık Bakanlığımızın da katkılarıyla bir takım tedavi algoritmaları geliştirilmeye çalışılmaktadır. Ama maalesef bu virüsü tamamen yok eden ve tedaviyi sağlayan bir ilaç geliştirilmiş değildir” diye konuştu.

Yaşlılara sirayet etti
Savran, “evde kalın” çağrısını vurgularken, “Sürecin başından bu yana ‘evde kal’ çağrılarına uymayan insanlarımız sayesinde virüs çok ciddi bir yayılım alanı bulmuştur. Virüs ilk 10 gündeki vakalara baktığımızda çoğunluğu genç diyebileceğimiz 18-45 yaş aralarındadır. Bu işi ayakta atlatabilecek, hafif geçirebilecek kişilerdir. Son 48 saatteki vakalara baktığımızda ise daha çok bu işin büyük ve yaşlılarımıza sirayet ettiğini görülmektedir” dedi.

Vakalar ölümle sonuçlanabilir!
Üniversite hastanesinin ilgili polikliniğine günde yaklaşık 100 hastanın geldiğini belirten Savran, “Maalesef 65 yaş üstü kronik rahatsızlığı olan vakalarımız artmaya başlamaktadır. Bu da kaygı vericidir. Bu şu demektir; ağır seyredecek vakalar yakın dönemde çok ciddi yoğun bakım ihtiyacı ve maalesef bütün desteğe rağmen vakalar ölümle sonuçlanacaktır. Virüsü ancak evde kalarak kırabiliriz” diye konuştu.

Saçma sapan söylemler
Virüsün yayılmaya başladığı günden itibaren sosyal medyada da dolaşan tedavi yöntemlerine tepki gösteren Savran, “Tuzlu gargara yap, limonlu su iç, kelle paça iç, bundan kendini koru gibi saçma sapan söylemler gelişti. Bu virüs tamamen damlacık yoluyla ve ellerden temasla geçmektedir. Cerrahi maske kullanarak varsa sizde olan virüsün yayılmasını önleyebilirsiniz ” diye konuştu.

N95 Maske kullanmayın
Maskeler ve koruyucular konusunda da bilgiler veren Savran, “Çeşitli maskeler ortaya çıktı. N95 Maske konusunda talepler arttı. Lütfen bu maskeyi kullanmayınız. Bunun kullanımı için belli alanlar tanımlanmıştır. Bu maske nefesi dışarı vermektedir. Eğer virüsü taşıyorsanız maskeden dışarı saçabilirsiniz. Sadece cerrahi maske kullanmanızı öneriyoruz. N95 maskeyi biz tıp profesyonelleri bir takım özellikli vakalarda kendimizi korumak adına kullanıyoruz. Hastalıklı insanların bunu kullanması sağlıklı bir yaklaşım değildir. Onun dışında ellerinizi sık sık dezenfektan, kolonya, su ve sabunla temizleyiniz ” ifadelerini kullandı.

Doç. Dr. Savran şunları söyledi:
“Maalesef vaka sayılarımız ve ölümlerimiz giderek artıyor. Üzülerek söylüyorum ki bu işi ciddiye almazsak binli rakamlara ulaşacak ölümlerle karşılayacağız.  Bu hastalık yaşlı genç, zengin fakir ayırt etmiyor. Dünyanın süper güç devletlerindeki zenginler bile yakalanıyor. Ne kadar paranız olursa olsun bu hastalıktan kurtulmanın çaresi yok. Tıp insanlarına güvenin. Biz sizin için çalışıyoruz, evde kalın” ifadelerini kullandı.